Salih Kaygusuz: "İstiklal mücadelemizin yol haritasının çizildiği, kahramanlar şehri Erzurum'umuzun düşman işgalinden kurtuluşunun 104. yılın dönümünü kutluyoruz. Kurtuluş Savaşı'mızın isimsiz kahramanlarını, şehitlerimizi ve gaziliği büyük bir onurla taşıyan, ahirete göçmüş büyüklerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyoruz. Şehrimiz tarihin her döneminde olduğu gibi İstiklal Savaşı'mızın da öncüsü olmuştur. Erzurum Kongresi'nde Millî Mücadele'mizeyön veren şehrimiz, I. Dünya Savaşı yıllarında milletimize reva görülen zilleti kurtuluş mücadelesiyle parçalamış ve ebediyete kadar hür yaşayacağını düşmanlarına bir kez daha göstermiştir. Tarihi şan ve şerefle dolu milletimiz 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı'nda gösterdiği kahramanlığı kurtuluş mücadelemizde tekrar ortaya koymuş ve bütün dünyayı kahramanlığına şahit etmiştir." açıklamalarında bulundu. 

Erzurum İl Millî Eğitim Müdürü Salih Kaygusuz, açıklamasında: "Ruslar ve Ermenler tarafından I. Dünya Savaşı sonucunda işgal edilen Erzurum'da, ağır şartlar altında yaşamlarını sürdüren atalarımız, bağırlarına taş basmış ama istiklallerinden ödün vermemişlerdir. Kurtuluş Savaşı'mızda tarihi bir rol üstelenen şehrimiz topyekûn bir kurtuluş mücadelesi vermiş ve istilacıların emellerini kursaklarında bırakmıştır. Düşman; şehri yakıp yıkmış, geride bir enkaz bırakmıştır. 85 bin nüfuslu şehirden geriye 8 bin nüfuskalmıştır. Bu enkaz aziz milletimiz tarafından hızlıca kaldırılmış ve istilacıların geride bıraktığı yaralar sarılmıştır." ifadelerini kullandı. 

Kaygusuz: "Erzurum, milletimize yönelen bütün saldırılar karşısında göğsünü siper etmiş, milletimizin şerefine yakışır bir şekilde mücadelesini vermiş ve 12 Mart 1918'de özgürlüğüne kavuşmuştur. İnşallah ilelebet de özgür bir şekilde varlığını devam ettirecektir. Şehrimiz, savaş meydanlarında gösterdiği başarının yanı sıra tarih boyunca barışın, huzurun, ilim ve irfanın da merkezi olmuştur. Var olduğu günden beri eğitim neferlerinin mekânı olan bu güzide şehir, ülkemizin yıkılmaz kalesi olmaya devam edecektir." şeklinde açıklamalarına devam etti. 

Kahraman bir milletin evlatları olarak bizler, emanetimizin kıymetinin farkındayız. Eğitim ordumuzla şehrimizin eğitimde, kültürde, sporda ve bilimde en önde yer alması için var güzümüzle çalışıyoruz. Genç nesillerimize geçmişimizin kahramanlığı, geleceğimizin idealleri izinde bir yol çizmeye ve onlara rehberlik etmeye çalışıyoruz. Bu duygu ve düşüncelerle aziz Erzurum'umuzun kurtuluş gününü bir kez daha kutluyorum. Aziz hatıralarıyla onurlandığımız şehitlerimizi, gazilerimizi ve bütün büyüklerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyorum." diyerek açıklamasını bitirdi. 

VAROLUŞ MÜCADELEMİZİN DESTANI: İSTİKLAL MARŞI

Bugün milletimizin bağımsızlık mücadelesinin usaresi, hissiyatımızın müşahhas ifadesi İstiklal Marşı'mızın kabulünün 101. yıl dönümünü kutluyoruz. İstiklal Marşı'mız "Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım./ Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım" diyen milletimizin istiklal mücadelesinin bir sonucudur. Yok edilmek istenen milletimizin Anadolu'dan yükselen gür sesidir. İstiklal Marşı,milletimizin millî benliğinin bir fihristidir. İstiklal Marşı;imanlı göğüslerin çelik duvarlardan daha güçlü olduğunun, inanan bir milletin Allah'tan başkasına boyun eğmeyeceğininve yok edilemeyeceğinin destanıdır. O; vatanı canından aziz bilen, dünyaları alsa da vatanından vazgeçmeyen, bendine sığmayıp taşan, sonsuza âşık ruhların destanıdır. 

Millî şairimiz Mehmet Akif Ersoy'un TaceddinDergâhı'ndaki inzivasının sonunda ortaya çıkan İstiklal Marşı,12 Mart 1921"de TBMM'de gözyaşları ve alkışlarla millî marş olarak kabul edilmiştir. Biz de aynı hissiyatla İstiklal Marşı'nı seslendiriyoruz:

Hakkıdır, hür yaşamış bayrağımın hürriyet;

Hakkıdır, Hakk'a tapan milletimin istiklâl!"

"Allah bir daha bu millete bir İstiklal Marşı yazdırmasın!" diyen, bağımsızlıktan başka yol bilmeyen milletimizin dili olan İstiklal Marşı'mızın şairi Mehmet Akif Ersoy'u bu vesileyle rahmet, minnet ve şükranla yâd ediyorum. İstiklal savaşımızın kahramanlarına Allah'tan sonsuz bir rahmet diliyorum.